Mert ÖZDEŞ
“Senin niyetin ne? Cumhurbaşkanına güvenmiyor musun? Sence, vermesi gereken kadar tavizi vermeyeceğinden korktuğun için mi masada olacaksın?”
“Sen kimsin ya? Beni halk seçti diyor! Beni de halk seçti. Ben de sana güvenmiyorum. Senin masada olman benim için rahatsızlık. Çünkü senin ne işler karıştırdığını biliyoruz”
“Sen KKTC için mi çalışıyorsun! KKTC için mi Dışişleri Bakanı olarak görev yapıyorsun? Senin hedefin ne? Biz bu olayı daha fazla gündeme getirmek istemiyoruz. Olay daha da çirkinleşir”
“Umarım biran önce aklını başına toplar da, dedesi gibi ülkeden kaçıp başka yerlere gidip, isim değiştirip yabancı ülkelerde yaşama mecburiyeti hissetmez”
KKTC’de yeniden ivme kazanan müzakerelere dahil olmak isteyen Dışişleri Bakanı Özdil Nami’ye tepki geldi. Cumhurbaşkanı Talat döneminde müzakereci olarak görev yapan Nami, prosedüre göre, Dışişleri Bakanlarının görüşmeci heyetinde yer almaması kuralına rağmen ısrarcı olunca Rumların çıkarlarına hizmet etmekle suçlandı.
Ulusal Birlik Partisi (UBP) Lefkoşa Milletvekili Tahsin Ertuğruloğlu, KKTC Dışişleri Bakanı Özdil Nami’yi, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na saygısızlık yapmakla ve Rumlara taviz vermekle suçladı. Konuk olduğu Ada TV’de Mert Özdeş’in gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Ertuğruloğlu, Bakan Nami ile ilgili olarak çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.
“MİLLİ DAVADA EROĞLU’NU DESTEKLİYORUM”
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nu dönem dönem sert dille eleştiren UBP Lefkoşa Milletvekili Tahsin Ertuğruloğlu, iç politikada görüş ayrılıkları olmaların rağmen, milli davada aynı görüşleri paylaştıklarını belirtti. Kısa bir süre önce Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda sürpriz bir şekilde Eroğlu ile görüşen Ertuğruloğlu, görüşmeye dair detayları da paylaştı. Medyada çıkan “Bakanlık pazarlığı ve el öpme” gibi yorumların yapılabileceğini bilerek görüşmeye gittiğini ifade eden Ertuğruloğlu, milli davada Cumhurbaşkanına destek belirtti.
‘ASIL ENGEL SÖZDE ÇÖZÜMCÜLER’
Ertuğruloğlu, her şeye rağmen çözüm mantığı ile hareket edilmesi nedeniyle, Güney Kıbrıs’ın Kıbrıs Türk halkının haklarını garanti altına alacak gerçek bir anlaşmaya yanaşmadığını ifade ederek şöyle dedi: “Sanki Rum bizi tatmin edecek bir anlaşmaya hazırmış gibi davranıp, ‘biran önce çözüm diyerek, her şeyden feragat edelim gidip sözde bir çözüme evet diyelim’ düşüncesiyle hareket eden arkadaşlarımızı güneydekiler izlediği zaman Kıbrıs Türk halkının haklarını garanti altına alacak bir anlaşmaya evet deme hissine kapılır mı? Bu sözde çözümcülerin egemen olacağı ve Kıbrıs Türk halkını Rumların bütün taleplerine evet deme noktasına getirmelerini bekler güneydekiler. Gerçekten çözüm istiyorsanız bu tutumdan vazgeçmeniz lazım.”
‘ÖNCE HADDİNİ BİLSİN!’
Cumhurbaşkanlığı ile Dışişleri Bakanlığı arasındaki gerginliği yorumlayan Ertuğruloğlu, Dışişleri Bakanı Özdil Nami’yi şu sözlerle eleştirdi:
“Nami önce haddini bilmesi gereken bir çocuk. Kendini Kıbrıs Türküne fazla pahalıya satmaya çalışan ama başka yerlere başka türlü yaklaşımlar içinde olan bizleri son derece rahatsız eden bir hareket tarzı içerisinde…”
“NEDEN BU ISRAR?”
Ertuğruloğlu, Dışişleri Bakanı’nın neden ısrarla müzakere masasında oturmak istediğini sorarak, şöyle dedi: “Bir kere niye ısrarla masada olmak istiyor? Benim bildiğim kadarıyla bu müzakereler sürecinde sadece ben Sayın Denktaş’la müzakere sürecinde bulundum. Dışişleri Bakanı niye masada olmasın gibi argümanlar gündeme getiriliyor. Sayın Talat zamanında hiçbir Dışişleri Bakanı müzakere masasına alınmadı. O zamanlar Sayın Nami, Sayın Talat’ın müzakere heyetindeydi. Niye çıkıp da Dışişleri Bakanı müzakere masasına gelmiyor diye görüş ortaya koymadı?
“ANASTASİADİS’TEN MESAJ GÖNDERMESİNİ İSTEDİ”
Israrla neden kendini Rum tarafından da Kuzeye, bizzat Anastasiadis’ten mesaj göndertti. ‘Nami’yi masada görmekten mutluluk duyacağız’ diye mesaj gönderten Nami’nin kendisi. Niye ısrarla bu masada olmak istiyor? Ben bunu soruyorum.
“TAVİZ VERMEK İÇİN Mİ MASADA OLMAK İSTİYORSUN?”
Senin niyetin ne? Cumhurbaşkanına güvenmiyor musun? Sence vermesi gereken kadar tavizi vermeyeceğinden korktuğun için mi sen masada olacaksın? Sence verilmesi gereken, bizce asla verilmemesi gereken tavizleri verdirebilmek için mi masada olmak istiyorsun? Sen değil miydin Özdil Nami, ‘Cumhurbaşkanı ile çok iyi çalışıyoruz’ diye övgüler yağdıran, sen değil miydin Kutlay Erk (CTP Genel Sekreteri), sen değil miydin Özkan Yorgancıoğlu (Başbakan), ‘Cumhurbaşkanı ile çok iyi çalışıyoruz’ diyen? Şimdi ne oldu da ısrarla masada olacaksınız?”
“NE İŞLER KARIŞTIRDIĞINI BİLİYORUZ”
Dışişleri Bakanı’nın müzakereciyi benimsemediğini dile getiren Ertuğruloğlu, “Sen hem Cumhurbaşkanına hakaret ediyorsun, iki müzakereci Kudret Özersay’a hakaret ediyorsun. Diyorsun ki müzakereciyi benimsemiyorum. Sen kimsin ya? Beni halk seçti. Beni de halk seçti. Ben de sana güvenmiyorum. Senin masada olman benim için rahatsızlık. Çünkü senin ne işler karıştırdığını biliyoruz’ dedi.
“KKTC İÇİN Mİ ÇALIŞIYORSUN?”
Seçilmiş kişilerin kendi halkının çıkarları korumak zorunda olduğunu belirten Ertuğruloğlu, isim vermeden Bakan Özdil Nami’nin dedesi Kazım Nami’yi işaret etti.
“Sen KKTC için mi çalışıyorsun? KKTC için mi Dışişleri Bakanı olarak görev yapıyorsun? Senin hedefin ne? Biz bu olayı daha fazla gündeme getirmek istemiyoruz. Olay daha da çirkinleşir.”
“DEDESİ GİBİ OLMASIN”
“Umarım biran önce aklını başına toplar da dedesi gibi ülkeden kaçıp başka yerlere gidip isim değiştirip yabancı ülkelerde yaşama mecburiyeti hissetmez. Herkes aklını başına toplasın, misyonunu iyi belirlesin. Biz halkın seçtikleri isek bizim bir misyonumuz vardır. Kıbrıs Türk Halkının ve Devletinin çıkarlarını korumak. Başkalarının çıkarlarını kollamak değil.”
“KİMSEYİ VATAN HAİNİ İLAN ETMEDİM AMA…”
Kimseyi vatan haini ilan etmediğini ifade eden Ertuğruloğlu, misyonunun farklı olduğu bilinen kişilerin ne tür ilişkiler içerisinde olduğunun bilindiğini kaydederek, şöyle dedi:
“Kimseyi hayatım boyunca vatan haini ilan etmedim ama misyonunun farklı olduğunu bildiğimiz insanların ne tür ilişkiler içerisinde olduğunu biliyoruz.”
“SARAYDAKİ GÖREVİ NİYE DURDURULDU?”
Özdil Nami’nin Kurucu Merhum Rauf Raif Denktaş’ın görevi döneminde neden Cumhurbaşkanlığındaki görevinden uzaklaştırıldığını soran Ertuğruloğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Sayın Denktaş’ın döneminde de Cumhurbaşkanlığında çalışıyordu. Niye durduruldu? Herkes aklını başına toplasın. Özdil Nami’nin ve ya herhangi birinin KKTC’nin çıkarlarına, Kıbrıs Türk halkının çıkarlarına, geleceğine, güvenliğine en ufak zararı verme olasılığı karşısında mutlaka bir tavır alınacaktır…”
