Avrupa Ajansı AVA Avrupalı Türklerin Sesi

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına Londra'dan umutla

GÜNDEMDEKİLER

Cumhuriyetimizin 100. yılı müzik tarihimizin 100 yıllık repertuarındaki seçkin eserlerle kutlandı. Yüz yılda yüz yıllık repertuar

AVRUPA AJANSI (AVA) 29 Ekim Pazar akşamı Londra - Clissold Park’taki 700 yıllık The Old Church’de genç müzisyenlerimiz cumhuriyet coşkusuyla sahneye çıktılar. Cumhuriyetimizin 100. yılına ithaf edilen 17. YoungEast Festival’de son yüzyıl içinde birçok albümde farklı yaklaşımlarla yorumlanarak klasikleşmeye başlayan ülke genişliğinde kabul görmüş eserler sergilendi. Ülkemizden tanınmış sanatçı daveti yerine, İngiltere’de yetişmekte olan nesilden öne çıkan genç müzisyenlere platform olabilmeyi önceleyerek sürdürülen festivalde, saat tam 19:23’de sözleri Mustafa Nermi’ye, bestesi Alman Besteci Kurt Striegler’e ait İzmir Marşı'nı, bestelenişinin 100. yılı olması nedeniyle festivali izleyenler coşkuyla söyledi. 

1973 yılında cumhuriyetimizin kuruluşunun 50. yılı evresinde 100. yıla ithafen Barış Manço & Kurtalan Ekspres’in besteledikleri “2023” adlı eser saat 20:23’de HOKKABAZ rock topluluğu tarafından çalındı. 6 yaşındaki üyesiyle dünyanın en genç rock topluluklarından Hokkabaz (Sarp Ercosman, Kuzey Yıldız, Alp Ercosman, Beren Yapıcı, Aras Ganidağlı, Berzan Yapıcı), Kırım, Bosna Hersek, Bulgaristan, Yunanistan, Sırbistan’da da sahiplenilen Katibim’le (Üsküdar’a Gider İken) birlikte rock klasiklerinden örnekler sundular. 

1960’lı yıllardan günümüze Anadolu rock müziğinin gelişimine öncülük eden Moğollar’ın bestesi “AĞRI DAĞI EFSANESİ” ve Fabrika Kızı adlı eserin de sahibi Bora Ayanoğlu’nun birçok filmden de hatırlayacağımız YUNUS adlı eserleri Mehmet Dilberoğlu, Adar Koca ve Enes Sevgili’den oluşan Young Band tarafından icra edildi.

Festivalin klasik gitar serisinde ise Beste Beyter, Aylin Hurman ve Roni Murdaymootoo, piyano serisinde ise Kuzey Deniz Girgin, Ali Asil Temur, Eliz Uzun, Ronya Has, Rüya Clara Lustgarten, Renas Murdaymootoo, Haydar Deniz Dilberoğlu, Denis Kazbek, Rüzgar Uzun Fidan, Yaren Uyar, Umut Ertürk, Ada Dilberoğlu, Ayşe Çiçek, Ela Rosa Yıldırım, Anıl Süral, Yılmaz Gerçek ve Derin Ciba sahneye çıktılar. 

Evrensel değerler olarak kabul edilen senfonik müziklerden yüksek enstrüman hakimiyeti gerektiren örneklerin de sergilendiği festivalde Beren Yapıcı ve Beren Doğan, Beethoven ve Handel’den zorlu çalışmalarla sahne aldılar.

17 yaşındaki konservatuar öğrencisi Adar Dilberoğlu’nun doğaçlamalarla sunduğu Aşık Veysel & Fazıl Say çalışması “Kara Toprak” sonrası, uluslararası yarışmalarda başarılarıyla da hatırlanan Ezo Sarıcı (keman) ve Deniz Cengiz (piyano) Türk Beşleri’nden Adnan Saygun’un “Demet Suite”den Prelude ve Horon bölümleriyle festival tamamlandı.

Uluslararası geçerliliği olan Grade sınavlarında yetiştirdiği öğrencilerine yüksek dereceler kazandırıp, 17 yıldır YoungEast Festival’in düzenlenmesine ortaklık eden müzik eğitmeni Suzan Beyazıt, bu yıl Cumhuriyetin 100. yılına erişmesi nedeniyle şunları söyledi:

“Cumhuriyetin 100. yılında görsel şatafat ya da merasim donukluğundan uzak durmaya çalıştık. Bizzat cumhurun ruhuna uygun bir kavrayışla çocuklarına sanatsal, kültürel değerler kazandırmak isteyen anne ve babalarla birlikte ortak bir heyecan içinde çocuklarımızı sahneye taşıdık. Kimisi ilk deneyimini yaşadı, kimisi ustalığa yol açacak eserlerle baş edebilmenin verdiği güçle özgüvenleri bir kat daha arttırmış oldu.

Festivalimizin 100. yıla ithaf edilmesi nedeniyle cumhuriyetin ülkemizdeki idrakına dair birkaç şey söylemek isterim. Nasıl ki 1789 Fransız devrimiyle, varlıklı ve ayrıcalıklı küçük bir zümrenin yönetimi olan monarşi yıkılıp halkın egemenliğine dayalı cumhuriyetin kurulması insanlık tarihi açısından önemliyse, yüzyıllarca imparatorluk boyunduruğunda yaşamış, hükümdarın hükmüne mahkum edilmiş bir toplumda cumhuriyetin inşası da devrimsel bir aşamadır.

Fransız devrimi sonrası alınan bazı yanlış kararlarla yenilikçilik adımları yaralar almış olsa da bu geçici evreler cumhuriyetin erdemlerinin büyük bir kazanım olduğu fikrini değiştirmez.

Bizdeki cumhuriyet tecrübesinde de bazı hatalı uygulamalarla gözardı edemeyeceğimiz büyük acılar yaşandı. Vatandaşlarını ayıran ırkçı, milliyetçi, mezhepçi ayrımcı yaklaşımlar ne yazık ki ülkede ortak bir ruh yakalanmasını engelledi, engelliyor. Tüm bu olumsuzluklara rağmen laik ve demokratik cumhuriyet fikriyle eğitim, hukuk, kadın hakları, bilim ve sanatsal alanlardaki gelişmelere kapı açan cumhuriyetin kazanımları çok değerlidir. 

Bir yurdu paylaşan her vatandaşın kendisini huzurlu hissedebildiği bir ülke umudumu taşıyarak adalet, eşitlik, kardeşlik ve özgür düşüncenin rahatça ifade edilebilip, emeğin hakkının alınabildiği gerçek anlamda çağdaş bir cumhuriyete ulaşabilme inancıyla ikinci yüzyılına başlarken ‘Yaşasın Cumhuriyet’ diyorum.”

Fotoğraflar: İbrahim Has

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.