Eylül ayıyla birlikte Londra Yunus Emre Enstitüsü, Türk kültürünün renklerini, seslerini ve sözlerini şehrin kalbine taşıyan zengin bir sonbahar programı sunuyor. Dil ve edebiyattan müziğe, geleneksel sanatların inceliklerinden çocuklara yönelik etkinliklere kadar geniş bir yelpazede açılan bu kurslar, yüzyıllardır Anadolu’da şekillenmiş ve dünyanın farklı coğrafyalarına ilham vermiş bir kültürel mirası yakından tanıma imkânı veriyor.
Türkçe Kursları – Londra’dan Cambridge’e
Enstitü, yetişkinler için A1’den (başlangıç) C1’e (ileri) kadar tüm seviyelerde, ALTE (Association of Language Testers in Europe) standartlarına uygun Türkçe kursları sunuyor. Deneyimli, ana dili Türkçe olan eğitmenler eşliğinde ilerleyen her aşama, uluslararası geçerliliği olan sertifikalarla tamamlanıyor. Dil öğreniminin ötesine geçmek isteyenler için ise “Yunus’un Otağı” Konuşma ve Kültür Kulübü özel bir buluşma alanı yaratıyor. 13. yüzyılın büyük şairi Yunus Emre’nin hoşgörü ve birlik mesajından esinlenen bu kulüp, edebiyat okumaları, kültürel sohbetler ve canlı tartışmalarla katılımcılara dilin yaşayan kültürel boyutunu deneyimleme fırsatı sunuyor.
Cambridge Üniversitesi Dil Merkezi ile işbirliği içinde düzenlenen Türkçe kursları ise 2018’den bu yana büyük ilgi görüyor. Yeni dönem Ekim’de başlıyor. Yapılandırılmış ders içeriği ve kültürel boyutuyla öne çıkan bu program, yalnızca Cambridge öğrencileri ve akademik kadrosuna değil, aynı zamanda genel katılıma da açık. Katılımcılar, Türkçe iletişim becerilerini geliştirirken aynı zamanda Türk dünyasının tarih ve kültürel mirasıyla tanışma imkânı buluyor.
Çocuklar için hazırlanan “Çocuklar İçin Türkçe (ÇİT)” programı ise dili masallar, müzikler ve oyunlarla öğretmeyi hedefliyor. Böylece küçük yaşta dil becerileri gelişirken kökleriyle bağ kurmaları da destekleniyor. Ayrıca Enstitü, çocuklar için Türkçe GCSE hazırlık kursları ve kültürel öğrenmeyi yaratıcı atölyelerle birleştiren “Yunus Kids’ Club” programını sunuyor. Bu kapsamda çocuklar Karagöz–Hacivat kukla yapımı gibi etkinliklere de katılabiliyor.
Geleneksel Sanatlar – Estetiğin Yolculuğu
Bir sanat dalını öğrenmek, ustaların izinden gidilen uzun bir yolculuktur. Londra Yunus Emre Enstitüsü’nün sanat programı bu sürekliliği Londra’ya taşıyor. Nagihan Seymour ile Tezhip Sanatı, Osmanlı döneminde el yazmalarını ve fermanları süsleyen ince desenleriyle öğrencilere estetik bir dünyanın kapısını aralıyor. Seymour’un İznik seramikleri üzerine dersleri, cami ve sarayları yüzyıllar boyunca süsleyen turkuaz, kobalt ve mercan kırmızısının izini sürüyor. Fatıma Gulnaz Mahboob, Hüsn-i Hat (İslam Hat Sanatı) derslerinde hat sanatının zarafetini ve ruhani boyutunu aktarıyor; Dilara Karaağaç ise Ebru (Kâğıt Üzerine Su Sanatı) derslerinde suyun üzerinde dans eden renklerle katılımcılara eşsiz bir deneyim sunuyor. Ayşe Kaya’nın Ciltçilik atölyesi, katılımcılara kitap yapımını ve el işçiliğiyle kitapların korunmasını öğretirken; Ayşe Kapusuz’un Kahve Atölyeleri, Türk kahvesinin kültürel ritüellerini, tarihini ve hazırlanışını keşfetme imkânı sunuyor. Gamze Özdemir’in Medya Kolaj Atölyeleri ise çağdaş sanat ifade biçimlerini Türk görsel motifleriyle harmanlayarak yeni bir yaratıcı alan açıyor. Bu atölyeler yalnızca teknik beceri kazandırmıyor, aynı zamanda sabır, ritim ve sembollerin derin felsefesine açılan kapılar oluyor.
Müzik Kursları – Geleneğin Sesi
Enstitünün müzik programı, Türk kültürünün en canlı damarlarından birini oluşturuyor. Ozan Ahmet Baysal ile Bağlama, yüzyıllardır Anadolu’nun köylerinden şehirlerine uzanan halk hikâyelerini ve ezgilerini bugüne taşıyor. Baha Yetkin’in öğrettiği Ud, Orta Doğu ve Akdeniz’in ortak sesi olarak hem klasik makam eserlerinde hem de doğaçlamalarda derinlikli bir yolculuk sunuyor. Murat Ferhat Yegül’ün derslerinde ise Ney’in insan ruhunu derinden etkileyen, Mevlânâ’dan bu yana tasavvuf musikisinin simgesi hâline gelmiş tınısıyla tanışmak mümkün. Bu derslerde teknik beceri kadar, müziğin insanla maneviyat arasında nasıl köprü kurduğunu da keşfetmek mümkün oluyor.
Keşiflerle Dolu Bir Dönem
2025 Sonbahar Dönemi ile Londra Yunus Emre Enstitüsü, şehrin kültürel buluşma noktalarından biri olmayı sürdürüyor. Dil, sanat ve müziği bir araya getiren bu program, kimi katılımcılar için yeni bir becerinin kapısını aralayacak, kimileri içinse kendi kültürel kökleriyle bağ kurma veya dünya kültürleri arasında yeni paralellikler keşfetme imkânı sağlayacak. Sınıf ortamının ötesine geçen bu yolculuk, öğrenmenin ve paylaşmanın canlı bir topluluk içinde nasıl hayat bulduğunu gösteriyor.
2025 Sonbahar Dönemi programının tüm detaylarına ve kayıt bilgilerine yeelondon.org.uk adresinden ulaşabilirsiniz.
Ayrıntılı bilgi ve kayıt için ayrıca [email protected] adresine e-posta gönderebilir veya 020 7387 3036 numaralı telefonu arayabilirsiniz.
