Katılımcılara Eğitim Seçim Komitesi’ndeki çalışmalaranı aktaran Cunningham, ülkenin Eğitim Politikası’nın işleyiş ve ilerleyişine tam zıd ıstıkamette görüşler olmasına rağmen yaptıkları herşeyin merkezine öğrenci ihtiyaç ve gereksimnimlerini koymaya çalıştıklarının resmini çizdi.
Cunningham, İşçi Partisi’nin öğretime, asistan öğretmenlere ve kaynaklara yönelik %30’luk bütçe ayırma politikasının bir sonucu olarak öğrencilerin derse katılımlarında, GCSE sonuçlarında ve üniversiteye girenlerin sayısında %30’luk bir artış kaydedildiğini belirtti.
Aynı zamanda Koalisyon Hükümetinin kendince yanlış olduğunu düşündüğü Eğitime yönelik atılımlarını da şöyle özetledi: “Akademiler aslında İşçi Partisinin fikri iken Koalisyonun bu projeyi bu kadar genişletmesi asla bir hedef olmamıştı. Peki ya Akademiler başarısız olursa ne olacak? Başarısız Akademiler için yardım ve destek mekanizması iyi işlemiyor çünkü Eğitim Bakanlığı (DfE) bu kadar okula sağlıklı müdahele etme konusunda yetersiz.” Cunningham, bu konunun onu bir hayli endişelendirdiğini de belirtmeden geçemedi.
Cunningham ‘özelleştirme’ konusuna da değindi: “Koalisyon Hükümeti sayesinde sayıları bir hayli artan Free School ve Akademilerin ileride lokal bazda denetilebilmeleri için özel şirketlerin güdümüne girmesi kaçınılmaz. Bu da okulları öğrenci ve velilerden ziyade şirket sahiplerine sorumlu hale getirir.” Cunningham, Akademilere tamamiyle karşı olmamasına rağmen, bu okulların sadece özel durumlarda ve ihtiyaç halinde açılması gerektiğini kesinlikle bir ideolojiye hizmet eder hale getirlmemesi gerektiğini düşündüğünü söyledi.
Millet Vekili Cunningham’ın Eğitim Seçim Komitesi’ndeki ilgili olduğu alan meslek edindirme kursları ve çıraklık eğitimini kapsıyor. Bu konuya ilişkin modelin ise kısmen Singapur’dan ödünç alındığını bizelere bildiren Cunningham: “Singapur’da her çocuk eğitiminin bir parçası olarak iş piyasasında ihtiyaç duyulan bir meslek dalında ustalaşarak mezun olur” diye ilave etti. Son olarak eğitim sisteminin geleceğine ilişkin görüşlerini aktaran Cunningham, ders ağırlığının bölüştürülerek iş edinimine de katkıda bulunacak Teknik bir Diploma alınabileceğini söyledi. Tabi çırak sayısındaki artışa rağmen şirketlerin sadece %7’sinin çırakları tercih etmesi yönünde, “Hükümet ile kontrat imzalamak isteyen şirketlerin çırak ise alımlarını artırmaları zorunlu tutulabilir” önerisinde bulundu.
Cunningham bu konuda hayati önem taşıyan bir cümle ile konuşmasını tamamladı: “Çıraklık eğitiminin en az bir yıl sürmesi gerekir böylece çıraklar yeterli düzeyde tecrübe edinip yeni yeteklere sahip olarak gerçek iş olanakları elde edebilirler.” Ayrıntılı bilgi Axis Eğitim Vakfı’ndan alınabilir. web adres: www.axiseducationaltrust.org